Bursa'da faaliyet gösteren hemşehri dernekleri son zamanlarda artan terör olaylarını protesto etti. Bursa Anadolu Dernekleri Federasyonu (BADEF) Başkanı Biret Elik, "Türk'ün Kürt'e, Kürt'ün Türk'e kardeşliğinden şüphesi olanlar Çanakkale'de koyun koyuna yatan şehitliklerin künyesine baksınlar." dedi.<br/><br/> BADEF tarafından Orhangazi Parkı'nda düzenlenen kitlesel basın açıklamasına federasyon üyesi dernek temsilcileri yanı sıra 40'ı aşkın hemşehri derneği destek verdi. Aralarında Afyonkarahisar, Diyarbakır, Amasya, Kastamonu, Bayburt, Van, Nevşehir, Malatya dernek başkanlarının da olduğu sivil toplum kuruluşları adına açıklamayı BADEF Başkanı ve Bursa Bitlisliler Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Biret Elik yaptı. <br/><br/> Türk-Kürt kardeşliğinin Çanakkale'de yazıldığına işaret eden BADEF Başkanı Elik şunları kaydetti: "Türk'ün Kür'e, Kürt'ün Türk'e kardeşliğinden şüphesi olanlar Çanakkale'de koyun koyuna yatan şehitliklerin künyesine baksın. Yaşadığımız coğrafyanın stratejik konumu itibariyle milli birliğimizin bozulmasını amaç edinmiş ve bu uğurda çalışan güçlerin varlığı artık aşikardır. Bu adi amaç için en çok başvurulan yöntem ise etnik kimlik üzerinden yapılan bölme çabalarıdır. Bu çaba, uzun yıllar tedavüldedir; fakat bütün ayak oyunlarına rağmen bu oyun bozulacaktır ve bu oyunu biz bozacağız. Son günlerde artan terörün kanlı eylemleri hepimizin duygu dünyasını tarumar etti. Bu acıdan istifade edip Türk-Kürt kardeşliğinin tahribat edilmesine de izin vermeyeceğiz. Dünyada hiçbir kutsal dava yoktur ki, çocukların diri diri yakılmasını haklı çıkartsın. Bunu yapacak kadar kalpleri taşlaşmış olanlara 'alçak' demek bile hafif kalır. Bu noktada isyanımız nettir."<br/><br/> Bursa'da yayın yapan yerel bir gazetede köşe yazan bir gazetecinin 'Bu bir Kürt terörüdür' ifadesi kullandığını hatırlatan BADEF Başkanı Biret Elik, kışkırtmalara aldanmamak gerektiğini söyledi. Elik, "40 hemşehri dernekleri adına diyorum ki; bu ülkede asırlara dayanan asil kardeşliğin bozulması hepimize zarar verir. Birlik ve beraberliğe ihtiyacımızın olduğu bu hassas dönemde her ağzı olan konuşmasın. Elbette ki yaşanan acılar, insanda ne konuşacak ne de yazacak bir hal bırakıyor. Fakat yine de sözün bittiği yerde değil, tam da başladığı yerdeyiz. Hep beraber haykırıyoruz; yeter artık bu kan dursun." diye konuştu.