İşsizlik sadece bizim değil, dünyanın hemen hemen her ülkesinde var olan bir sorundur. Her ülkenin demografik, kültürel ve politik yapısı farklı olduğundan işsizliğe sebep veren nedenler değişiklik gösterebilir. Şu an için ise bizi ilgilendiren tek ülke Türkiye’dir. Sadece dikkatli bir gözlem ile bile işsizlik sorununun nedenlerinin belli başlıklarını tespit etmek mümkündür. Pek tabi olarak benim tespit ettiklerimde hata veya eksik noktalar olabilir. 

Devlet ve istihdam denklemi 

Öncelikle belirtmek gerekir ki devletin istihdam oluşturma mecburiyeti olamaz. 74 milyonun hepsini memur olarak kadrolaştırması olacak şey değildir. Bu yüzden insanlar en başta devletin kendisine iş yaratması gerektiği düşüncesinden vazgeçmeli. Devlet insanlarına iş imkânı yaratmak zorundadır. Bunun içinde özel sektörlerin gelişimini desteklemesi gerekir. Yani girişimcileri destekleyerek özel sektörün işçi ihtiyacı doğmasını sağlayacak. Bu şekilde hem ülke ekonomisi gelişecek hem de insanlar istihdam edilmiş olacak. Günümüz de ise bunun çok iyi gerçekleştirilmediği görülmektedir. Yine de bu konuda umut taşıyorum, emekleyerek de olsa bir ilerleme olduğunu düşünmekteyim. 

İş beğenmeme 

Bazı insanların iş beğenmeme durumları vardır. Hayallerinde yüksek maaş, mükemmel şartlar ve benzeri bir sürü şeyi arzulayarak iş ararlar. Hatta bazılarının eğitim seviyesi liseden ibaret olmasına karşın işlere burun kıvırırlar. Üniversite mezunu bir insanın doğal olarak o kadar okuduktan sonra komilik, tezgâhtarlık ve benzeri hizmetlerde çalışmak istememesi normaldir. Yine de bu tarz hizmetlerde çalışması için aranan insan sayısı az değil, çok. Üniversite mezun sayısı artıyor… Üniversiteler bilim insanı, öğretmen, mühendis yetiştiriyorlar. Fakat yan hizmet dediğimiz sektöre eleman yetiştiren bir eğitim sistemine sahip değiliz. Bu tarz işlere eğitimsiz insanlar alındığından en basit bir iş bile bilinçli ve doğru yapılmayabiliyor. Sektörlere eleman yetiştirme de bir dengesizlik olması “iş beğenmeme” sebeplerine bir neden olabilir.  

Aşırı  yığılmalar 

Üniversiteden mezun olanlar daha çok öğretmenlik, mühendislik, mimarlık gibi, daha çok itibarlı mesleklere yöneliyorlar. Özellikle de öğretmenlik mesleğine yönelenlerin sayısı bana göre korkunç seviyede. Bunun bir sebebi insanların bilinçsizce yığılmaları ve zamanında eğitim fakültelerinin açılması ve halen faaliyete devam etmesi. Öğretmen atamaları 5-10 yıllık bir sorun değil, onlarca yıllık bir sorundur. Göz göre göre lades demenin mantıklı bir yanı olamazBu ülkenin gerçekten de bu kadar öğretmene ihtiyacı var mı?  

Piyasa araştırması yapıp, ülkenin istihdam eksiği olan alanlar tespit edilerek bölüm tercihi yapılması herkesin hayrına olacak bir şeydir. Ben insanın sevdiği mesleği seçip, sevdiği işi yapmasından yanayım. Fakat ortadaki şartları bilip, bunun bilincinde olarak seçim yapmak gerek ki daha sonra kimse ağlamasın.