Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), yayımladığı güncel raporda Eris varyantının statüsünü "izlenmesi gereken varyant" olarak değiştirdi ve Eris'in dünya genelinde hızla artan bir yayılıma sahip olduğuna dikkat çekti. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ise Türkiye'de 9 kişide Eris varyantının tespit edildiğini açıkladı. Koca, virüse yakalananların yurt dışı temaslı olduğunu ve aynı ilde bulunduklarını belirtti, ancak bu durumu "endişe konusu sayılmayacak bir gelişme" olarak değerlendirdi.
İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Savaş Vural, Eris'in Covid-19'un Omicron varyantının bir alt türü olduğunu ve dünya genelinde dolaşımdaki diğer varyantlarla yakından ilişkili olduğunu belirtti. Vural, Haziran ile Temmuz ayları arasında Eris'in küresel yaygınlığının yüzde 1002'den fazla arttığını belirtirken, 7 Ağustos itibarıyla 51 ülkeden 7 binin üzerinde numunenin paylaşıldığını açıkladı. Mevcut verilere göre, Eris'in oluşturduğu halk sağlığı riskinin "küresel düzeyde" düşük olduğu değerlendirildi.
Eris varyantının semptomlarının diğer varyantlara benzer olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Savaş Vural, ateş, öksürük ve yorgunluğun yanı sıra burun akıntısı, baş ağrısı ve kas ağrısının da görülebileceğini ifade etti. Dr. Vural, DSÖ uzmanlarına göre bu yeni varyantın diğer mutantlara yakınlığı nedeniyle halk sağlığı riskinin daha düşük olduğunu da ekledi.
Aşı firmalarının, Covid-19 aşılarını Eris varyantına uygun hale getirmeye çalıştığı bilinirken, Oxford Üniversitesi tarafından yapılan açıklamada mevcut aşıların Eris varyantına karşı bir miktar koruma sağlayabileceği belirtildi.
Dr. Vural, "Omicron varyantının Eris mutasyonu gibi alt türleri, kendisine karşı oluşturulmuş antikorlardan kaçabiliyor fakat bu, yeni varyantın daha bulaşıcı ya da daha öldürücü olduğu anlamına gelmez. Zira virüs zaman içinde o kadar değişime uğradı ki, hastalık yapıcı özelliği zayıfladı. Ayrıca, bağışıklık sistemi sadece antikorlardan ibaret değil. Geri planda, T hücreleri hemen devreye giriyor. İlave olarak da daha önce geçirilen solunum yolu enfeksiyonlarından miras kalan antikorları da unutmamak lazım. O yüzden şimdilik ‘Maskeli günler geri dönüyor’, ‘Covid-19 hortladı!’ gibi endişelere kapılmamak gerekiyor" dedi.
