KTÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı ve Farabi Hastanesi Test Merkezi sorumlusu Prof. Dr. Faruk Aydın da varyantlara bağlı olarak semptomların değiştiğini doğruluyor.“Covid-19’un bugüne kadar bilinen belirtileri, öksürük, yüksek ateş, tat-koku kaybı ve halsizlik idi. Zaman içinde varyantların ortaya çıkmasına bağlı olarak semptomlar da değişmeye başladı. Omicron ile beraber burun tıkanıklığı/akıntısı, boğaz ağrısı gibi başka semptomlar da ortaya çıktı. Bu nedenle insanların soğuk algınlığı ile Covid’i ayırt etmesi zorlaştı” diyen Faruk Aydın şunları ekliyor:

Norveç’te Omicron vakaları üzerinde yapılan bir çalışmada, hastaların yüzde 70’inde öksürük, halsizlik, baş ağrısı ve boğaz ağrısı görüldü. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) de son günlerde Omicron varyantı ile alakalı olarak da semptomların öksürük, yorgunluk, burun tıkanıklığı ve burun akıntısı şeklinde olduğunu belirledi.

‘SOĞUK ALGINLIĞI SANIYORLAR, TESTE GİTMİYORLAR’

Covid-19’un en majör semptomunun nefes darlığı olduğunu ancak bunun da neredeyse ortadan kalktığını söyleyen Aydın, “Nefes darlığı neredeyse kaybolunca, geri kalan ateş, halsizlik, kuru öksürük, baş ağrısı, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı ve akıntısı gibi semptomlar Covid ile ilişkilendirilemiyor, soğuk algınlığı sanılıyor. Hal böyle olunca insanlar koronavirüs kaptığını düşünmüyor ve PCR testi vermeye gitmiyor” diyor.

Biz bir pandemi dönemi yaşıyoruz ve pandemide Omicron gibi çok hızlı yayılan bir varyant ile karşı karşıyayız. Soğuk algınlığı ile benzeyen belirtileri önemsemeyen insanlar, bu varyantın yayılmasına katkıda bulunuyor” diyen Prof. Dr. Aydın herhangi bir semptomu dahi olanlara şu öneride bulunuyor:

Semptomu ne olursa olsun kişide eğer bir solunum yolu enfeksiyonu mevcut ise hekime başvurmalı, hekimin muayenesi ve kararları sonucunda ise PCR testi yapılmalıdır. Benim çevremde de belirtileri olan ancak kendi teşhisini koyan insanlar var. ‘Grip oldum çünkü geçen gün açık havada yürüyüş yaptım’ gibi bahanelerle test yaptırmayı reddediyorlar. Teste ihtiyaç olup olmadığına kişi kendisi değil, hekim karar vermelidir. Aksi halde virüsle mücadelemiz daha da zorlaşacak.

Covid-19’un varyantlara bağlı olarak değişen semptomlarını bilmeyen ve ayırt edemeyen insanların hastalık sürecinin uzamasına neden olduğunun altını ısrarla çizen Faruk Aydın, bu durumun etkilerini sıralıyor:

- Hekime başvurmayan, nasılsa hafif bir soğuk algınlığıdır diyen insanlar toplumda bulaşın artmasına neden oluyorlar. Omicron varyantının çok hızlı yayıldığını biliyoruz. Bu varyantın bulaşının artması toplumda özellikle risk gruplarının enfeksiyona yakalanmasına, belki de yoğun bakımda tedavi görmek zorunda kalmalarına ve hatta vefatlarına kadar uzayabilecek bir sonuca neden olabilir.

- Okul ortamında bulunan ve bilinmeyen Omicron varyantı çocuklar ve gençler arasında inanılmaz bir hızla yayılabilir, eğitim engellenebilir.

- İş yerinde tespit edilmemiş bir Omicron vakası sayısız çalışana yayılabilir, iş verimliliği bozulabilir.

Tüm bunlar hastanelerde yükün artmasına, sistemin çalışmasının zorlaşmasına sebebiyet verebilir. Bu sebeple kişilerin hastalık konusunda bireysel hareket etmemeleri büyük önem taşıyor.

‘SEYİR BÖYLE DEVAM EDERSE VİRÜS EVCİLLEŞTİ DİYEBİLİRİZ’

24 Kasım’da tanımlanan Omicron varyantının Delta’dan bile çok daha hızlı bir şekilde bulaştığını biliyoruz. Öyle ki, Omicron şu anda ABD’deki covid vakalarının %70 ten fazlasını oluşturuyor. Çok değil sadece bir hafta önce bu oran yüzde 3 idi! Aynı şekilde bu varyant İngiltere’de baskın olarak karşımıza çıkıyor.

Uzmanların öngördüğüne göre ülkemizde de vakaların büyük bir kısmını kısa süre içide Omicron varyantı oluşturabilir.

Omicron varyantı ile ilgili şimdiye kadar yapılan incelemeler semptomların ‘hafiflediği’ yönünde. Peki durum gerçekten böyle mi?

Faruk Aydın bu soruya, “Böyle bir imaj var ancak bu konuda kanıtlı açıklamalarımızı ancak birkaç hafta sonra yapabileceğiz” cevabını veriyor ve şunları söylüyor:

Gördüğümüz ise şu; virüs insanlara daha çok alışmış ve yüksek bulaşıcılık kazanmış durumda. Semptomların hafiflediğine yönelik ön bilgilerimiz var. Eğer seyir gerçekten böyle devam ederse pandeminin bitmesine yönelik bir ipucu olabilir ve koronavirüs artık evcilleşen bir virüs olarak da değerlendirilebilir. Yani artık endemik bir hastalığa dönüşüm için sinyal olabilir.

Yine de tüm bunları konuşmak için henüz çok erken olduğunun da altını çizen Aydın, “Omicron’un ölüm hızına olan etkisi görmemiz gerekiyor. Bunun için de biraz daha gözleme ve incelemeye ihtiyacımız var. Şayet ölüm hızı gerçekten düşmüşse bu, Covid’in hafiflediği anlamına geliyor olabilir” diyor.

‘TAM AŞILILAR DAHİ VİRÜSÜ TAŞIYABİLİYOR’

Omicron varyantı ile Covid-19 konusunda bildiğimiz bazı ezberler bozuluyor. Faruk Aydın da tam bu konunun altını çiziyor, “Omicron bulgularının aşıya olan duyarlılığın diğer varyantlara göre düştüğünü, tam aşılı olan insanların ancak yüzde 70 etkinlikte korunabildiğini biliyoruz. Eğer aşılarınız yoksa ya da eksikse bu korunmanın çok daha aşağıya düşeceği çok açık” ifadelerine yer veriyor.

Yapılan bazı çalışmalarda tam aşılıların dahi Omicron ile enfekte olabileceğini gösterdiğinden bahseden Aydın, artık güçlendirici dozların öneminin çok daha fazla olduğunu söylüyor.

Öte yandan Aydın, toplumda maalesef artık pandemiye karşı bir kanıksama olduğunu ve eski hassasiyetin kaybolduğunu belirtiyor, “Şimdi semptomların üst solunum yolu enfeksiyonu belirtilerine benzemeye başlaması ve birbirine karıştırılması doktora başvurmama davranışını ortaya çıkardı. Ancak bu davranış bizlere pahalıya mal olabilir. Pandemi döneminde olduğumuz için belirtimiz ne olursa olsun ‘ben grip oldum, soğuk algınlığıdır önemli değildir’ gibi bir kararı kişinin vermesinin mümkün olmadığının da altını çiziyorum” şeklinde konuşuyor.

Editör: Haber EDİTÖR