Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Devran basında çıkan tehdit ve torpil haberlerine cevap verdi. Devran avukatı Ümit Demirhan aracılığıyla yaptığı açıklamada, Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gözde Yılmaz’ın, “Kendi hazırladığı yüksek lisans ve doktora listesini jüri üyesi olarak imzalamadığım için tehdit edildim. Dekan Yusuf Devran bana 2 adet liste vererek doktora ve yüksek lisans sınavlarında bazı öğrencilerin sınavı kazanmaları, bazılarınınsa kazanmamaları için müdahale etmek istedi. Bu listelerde bazı öğrenciler yanlarına işaretler konularak fişlenmişti, ben bu müdahaleyi kabul etmedim.” iddialarının mesnetsiz olduğunu söyledi.
Haberde adı geçen öğretim elemanı tarafından ifade edilen lisansüstü sınavların fakülteler tarafından değil, ilgili Enstitü kurulları tarafından belirlenen 3’er kişilik Sahabet komisyonlar tarafından uygulanmakta olduğunun altını çizen Devran, “Bu sürece, tarafımızca müdahalede bulunulması akademik teşkilat yapısı ve ilgili mevzuat çerçevesinde söz konusu değildir. Haberde yer alan ithamlar ve iddialar mesnetsizdir.” ifadelerini kullandı.
Açıklamada şöyle denildi. “Lisans düzeyinde eğitim çalışmalarını yürüten fakültemizin ve şahsımın asılsız iddialarla hedef gösterilerek anlamsız tartışmaların içine çekilmek istenmesini üzüntüyle karşılamaktayız. Bir hafta önce de fakültemizle ilgili başka bir haber gündeme getirilmiş ancak bir gün sonra bu haberin de asılsız olduğu belgeleriyle ortaya çıkmıştır.”
DEVRAN’DAN İKİNCİ YALANLAMA
Yusuf Devran hakkında daha önce de bir öğrenci tarafından notlarını açıklamıyor iddiaları gündeme gelmişti. 14 Ağustos 2011’de gözaltına alınarak cezaevine gönderilen Emine Akman, cezaevinden gönderdiği mektupta, girdiği 1 vize ve 8 finalin Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi yönetimince girilmemiş gibi gösterildiğini iddia etmişti. Mektubunda “Tüm olumsuzluklara rağmen okuluma buradan devam etmeye çalışıyorum. Ders notlarım, sınav tarihlerim, sınav sonuçlarım bana gönderilmiyor. Geçen dönem cezaevinde girdiğim 1 vize sınavını ve 8 de final sınavını sistemde girmedi diye göstermişler. Girdiğim sınavlara girmedin diyorlar. Bu yüzden 8 dersten kalmışım. Not ortalamam düşmüş. Bunu ikinci dönemin sınavlarına girdiğim zaman öğrendim. Bu yanlışın düzeltilmesi için fakülte dekanlığına dilekçe yazdım. Bana yine cevap verilmedi. Aslına bakarsanız okul, bizi çoktan gözden çıkarmış. Suçlu gözüyle bakıyorlar bize.” ifadelerini kullanmıştı.
Konuyla ilgili Yusuf Devran’dan açıklama gelmiş, Devran, iddiaların asılsız olduğunu söylemişti. Devran yaptığı açıklamada “Bizim Emine Akman’dan önce tutuklu başka öğrencilerimiz de vardı. Dekan olduğumda cezaevinden arayarak tutuklu bir öğrencinin sınav için getirileceğini söylediler. Öğrencinin sınava girebilmesi için bir oda hazırlattım. Öğrenci geldikten sonra ben de yanına gittim. Onu o halde elleri kelepçeli, yanında jandarmalarla görmek beni çok üzdü. Üniversite yönetimi ile görüştüm. ‘Bu böyle olmaz, insanlık onuruna aykırı. Bu çocukları elleri kelepçeli, yanlarında jandarmalarla arkadaşlarının arasında bu şekilde sınava sokarsanız okuldan, hayattan soğutursunuz’ dedim. Daha sonra da cezaevi yönetimi ile görüşerek tutuklu öğrencilerin sınavlarına cezaevinde girmelerini sağladım. Hapishanede sınav yöntemini geliştirdim. Öğrencilerimizin arkadaşlarına ve tüm üniversiteye teşhiri olan bu uygulamaya, insan haklarına aykırı bulduğumuz için son verdik. Bu kadar insani bir uygulamanın bir silah olarak fakülteye karşı kullanılması beni üzdü.” ifadelerini kullanmıştı.
Devran açıklama ile birlikte Emine Akman’ın sistemdeki notlarını da yayınlamıştı.
Kaynak: cha
