Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından hazırlanan 'Yeni Türk Gıda Kodeksi Bal Tebliği’nin bal sektörüne ve üretilen ballara belli bir kalite getirmesi bekleniyor. Balın tekniğine uygun ve hijyenik şekilde üretilmesi, hazırlanması, işlenmesi, depolanması, nakledilmesi ve piyasaya arz edilmesi aşamalarında taşıması gereken özellikleri belirlemek amacıyla çıkarılan yeni tebliğde önemli değişiklikler yer alıyor. Tebliğe ilişkin açıklama yapan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Samsun İl Müdürü Kadir Güven, eski tebliğde yer alan birçok maddede önemli değişiklikler yapıldığını belirterek, bal üreticilerinin yeni düzenlemeye uymalarının zorunlu olduğunun altını çizdi.

Yeni yayımlanan tebliğde Sultanbet eski tebliğe bazı önemli eklemeler yapıldığını ifade eden Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Güven, yeni tebliğde modern kovanlarda arılar tarafından peteği ile üretilen bal olan ‘Doğal petekli bal’ ibaresinin eklendiğine dikkati çekti. Tebliğe 'Kara kovan balı' ibaresininde eklendiğini anlatan Güven, "Bu bal kara kovanlarda arılar tarafından peteği ile üretilen baldır. Bu tebliğe göre kara kovan ve doğal petekli ballar, süzme bal olarak satılamayacak. Petek parçalanmayacak ve içine süzme bal ilave edilip satılamayacak. Etiketlerde kara kovan balları için doğal petekli ibaresi kullanılabilecek.” dedi.

Balın renginin su beyazından koyu amber renge kadar değişebileceğine dikkat çeken Müdür Kadir Güven, yeni değişikliğe göre etiketlerde “1 yaşından küçük bebeklere bal yedirilmemelidir” ifadesinin yer alacağını vurguladı. Güven, “Hammadde ambalajı üstünde Arıcılık Kayıt Sistemi’ne kayıtlı olan işletmeye ait hammaddenin kaynağını işaret edecek TÜRKVET kayıt sisteminden alınan işletme numarası bulunacak. Süzme çiçek balı akışkan olmayan kıvamda kontrollü koşullarda kristalize edilmesi halinde krem bal, kendiliğinden kristalize olması halinde kristalize bal adıyla piyasaya arz edilebilecek." diye konuştu.

Balda taklit ve tağşişi yani içine başka bir madde karıştırmayı önlemek amacıyla tebliğde istenen prolin miktarının artırıldığını söyleyen Güven, sözlerini şöyle sürdürdü; “Balda proteinlerin belirlenmesi, doğal veya yapay olup olmadığı açısından ve beslenme yönünden önem taşımaktadır. Balda yaklaşık olarak 15 çeşit aminoasit olmakla birlikte en önemlisi ve fazla olanı prolindir. Prolin arılar tarafından bal oluşumu sırasında bala aktarılan ve taklit ve tağşişli ballarda değeri Türk Gıda Kodeksi'ne uymayan aminoasit anlamını geliyor. Kodekste istenen değerleri artırılıp; 180 mg/kg dan 300mg/kg çıkarılmış. Bu değer; kanola, ıhlamur, narenciye, lavanta ve okaliptüs ballarında 180mg/kg, biberiye, akasya ballarında ise 120mg/kg olmuştur.’’

Kaynak: cha