Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, yerleşimlerin dere yataklarında kurulması nedeniyle meydana gelen deprem ve taşkın felaketlerine 2B arazilerinden sağlanan geliri kentsel dönüşümde kullanarak son vereceklerini belirtti. 2B’den beklenen gelirin yüzde 90'ının kentsel dönüşüme ayrılacağını kaydeden Eroğlu, kentsel dönüşümün dere yataklarından başlanmasını planladıklarını ifade etti.

Su Yönetimi Koordinasyon Kurulu, Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu başkanlığında toplandı. Orman ve Su İşleri Bakanlığı başkanlığında Çevre ve Şehircilik, İçişleri, Dışişleri, Sağlık, Gıda, Tarım ve Hayvancılık, Bilim, Sanayi ve Teknoloji, Enerji ve Tabii Kaynaklar, Kültür ve Turizm, Kalkınma ve Avrupa Birliği Bakanlıkları üst düzey yöneticilerinin katıldığı Kurul, ikinci toplantısını yaptı. Toplantının açılışında konuşan Bakan Eroğlu, “Su kaynakları sınırlı fakat talepler hudutsuz. Su, dünyada önümüzdeki 20-30 yılda en önemli madde haline gelecek. Türkiye’nin hazır olması lazım. Malum Türkiye su zengini değil. Yarı kurak bir bölgede bulunması hasebiyle suyun tek elden ve akılcı yönetimi önemli.” dedi.

BARAJLAR SIKINTILI DÖNEMDE İHTİYAÇLARI KARŞILIYOR

Türkiye’nin yıllık kullanılabilir su potansiyelinin 112 milyar metreküp olduğunun altını çizen Prof. Eroğlu, bunun 44-45 milyar metreküpünün kullanılabildiğini vurguladı. “Su her yerde dengeli olsaydı işimiz daha kolaydı. Maalesef mevsim ve bölgelere göre çok çeşitlilik gösteriyor. Suyu çok iyi yönetmemiz gerekiyor.” değerlendirmesini yapan Eroğlu, bu sebeple barajların daha da büyük önem kazandığını söyledi. Su sıkıntısı yaşanan dönemlerde barajlar sayesinde ihtiyaçların karşılandığını kaydeden Eroğlu, “Karşı çıkanlar var ama Türkiye’de barajların yapılması büyük bir zarurettir” dedi. Bazı grupların vatandaşı barajlara karşı tahrik ettiğini ifade eden Prof. Dr. Eroğlu, “Halbuki suyu kullanmıyor, saklıyoruz.” diye konuştu.

Göreve geldiklerinden bu yana 206 adet barajı tamamladıklarını belirten Bakan Eroğlu, Türkiye’de su ihtiyacının yüzde 75’inin sulamada, yüzde 20’sinin içme suyu olarak, yüzde 5’inin de sanayide kullanıldığını ifade etti. Baraj ve gölet inşasına devam edeceklerini vurgulayan Prof. Dr. Eroğlu, halen 44 milyar metreküp suyun 33-34 milyar metreküpünün sulama, 6-7 milyar metreküpünün içme suyu, 5 milyar metreküpünün sanayide kullanıldığını dile getirdi. Yeterli miktarda ve sağlıklı içme suyu temininin önemine vurgu yapan Eroğlu, sağlık problemlerinin sağlıklı içme suyu temini ile büyük oranda ortadan kalkmakta olduğuna işaret ederek, “Türkiye’nin içme suyu problemini çözdük. Şimdi sırada Kıbrıs var. Asrın projesi olarak adlandırdığımız bu çalışma ile dünyada ilk defa su altında boruları askıya alarak Türkiye’den KKTC’ye su göndereceğiz.” dedi.

Türkiye’nin 186 milyar kilowattsaatlik yıllık hidroelektrik potansiyeli bulunduğunu belirten Prof.Dr. Eroğlu, şunları söyledi:

        “Geçmişte emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Ama 2002 sonunda biz göreve geldiğimizde 186 milyarlık potansiyelin 26 milyarı hayata geçirilmişti. O hızla gitseydi tamamının kullanılması 100 yıl sürecekti. Biz de özel sektörü devreye sokmak için Su Kullanım Anlaşmalarını çıkardık. Ben o zaman DSİ Genel Müdürüydüm. Bir yanlış olmasın diye yönetmeliği 18 defa okudum. Su kullanım Anlaşmaları ile 110-120 milyar kilowatt/saatlik başvuru yapıldı. Bunların bir kısmı hayata geçti, bir kısmının çalışmaları devam ediyor. Yaptığımız çalışmalarla 26 milyar kilowatt/saat olan kullanılan hidroelektrik potansiyelini 64 milyara çıkardık. Geri kalanı da 2017-2018’e kadar değerlendirmemiz gerekiyor.”

"KENTSEL DÖNÜŞÜM DERE YATAKLARINDAN BAŞLAYACAK"

Dere yatakları konusunun da önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Eroğlu, 2B arazilerinin satışından elde edilmesi beklenen gelirin yüzde 90'ının kentsel dönüşüme ayrılacağını kaydetti. Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ile bu konuyu görüştüklerini ifade eden Prof. Dr. Eroğlu, “Kentsel dönüşüme dere yataklarından başlanırsa hem depremde zemin sıvılaşması hem de taşkın nedeniyle yaşanan felaketlerin önüne geçilir.” dedi. Dere yataklarının kentler için önemli yeşil alanlar olduğunu ifade eden Prof. Dr. Eroğlu, dere yataklarında yerleşim kurmak yerine mesire alanı olarak düzenleme yapılması gerektiğini vurguladı.

        Su Yönetimi Koordinasyon Kurulu toplantısında, BM Rio+20 Zirvesi, Konya Kapalı Havzası Yeraltı Sulaması, Havza Koruma Eylem Planları, Çevre Faslı Su Sektörü ve Su Kanunu hazırlık çalışmaları ele alındı.
Kaynak: cha