29 ekim bir doğuşun bir varoluşun yıl dönümüdür.

Çok zor ve güç şartlarda kurulan cumhuriyetin temellerinin atıldığı gündür.

Dünya'ya yenilmez Türk’ün gücünün gösterildiği gündür.

Bu anlamlı günde sevincimiz coşkumuz büyüktür.

Sevinçli olduğumuz kadar hüznümüzde büyüktür.

Atatürk’ün gençliğe emanet ettiği cumhuriyet çetin günler yaşamaktadır.

Atatürk kalkıp şöyle bir baksa :

Bunca can verilerek , bunca kan dökülerek elde edilen topraklarda kurulan cumhuriyetin kimler tarafından yönetildiğini ,

“Ne mutlu Türküm diyene” demenin doğru olmadığının söylendiğini , 

yedi düveli dize getiren bir milletin üç beş çapulcuyla müzakere ettiğini ,

açılım adı altında ülkenin kamplara ayrıldığını ,

Dünya tarafından esir edilemez  denilen Türk’ün başına çuval geçirildiğini ,

yokluk içerisinde milletin öz kaynaklarıyla kurulan kurum ve kuruluşların yok pahasına özelleştirme adı altında  peşkeş çekildiğini ,

tüm bunları milletten aldığı oyla yapıp  sonrada milletin gözünün içine baka baka iyi bir şey yapılmış gibi anlatıldığını ,

görse herhalde bu kez kahrından ölürdü.

Atam:

 Bursa nutkunda belirttiğin şekilde Türk gençliği vazifesini yapacaktır.

Türk Milleti hak ettiği saygın yerine elbet ulaşacaktır.

Ancak günümüzde vatana ihanet noktasında yaşanan olaylar bizleri endişelendirmektedir.

Atam öyle bir zamandayız ki :

Türk milliyetçilerinin çete kurmaktan sorgusuz sualsiz içeri atıldığı ,

terör örgütü üyesi olup  devletin askerini , polisini kalleşçe şehit edenlerin teslim oldukları gün serbest bırakıldığı ,

“Bir çift kadın memesine memleketi satarım”  diyenlerin baş sanatçı olduğu,

“Vatanı seveceğinize gidin evde karınızı sevin"   diyenlerin baş şair olduğu ,

“Ermenileri kestik” diyenlerin baş yazar olduğu,

" Boğazlar milletler arası bir komisyona devredilmelidir" diyenlerin baş esnaf olduğu ,

"Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı sırtımızı Amerika'ya dönmeliyiz" diyenlerin baş hoca olduğu ,

ülkemi bölme projesi olan bop ‘ a  eş başkan olanın ülkeme başbakan olduğu ,

ülkemin başbakanı için “deliğe süpürmeyin kullanın” diyenlerin baş danışman olduğu,

bir zamanı yaşıyoruz.

Bu kadar baş varken Türk milleti elbette ayak olacak ve ayakta kalacaktır.

Atam:

Her zaman olduğu gibi şimdi de hem içeride hem dışarıda ülke aleyhinde çalışanlar var. 

Ama şunu bilmiyorlar biz bir ölür bin diriliriz.

Yanmış yıkılmış bir toplumun  küllerinden kurulan cumhuriyet ilelebet yaşayacaktır.

İlkelerin ışığımız , yolun yolumuz olmaya devam edecektir.

Atam rahat uyu , bu gemi çok fırtınalar gördü.

Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk'ü, silah arkadaşlarını, kahraman şehitlerimizi ve gazilerimizi saygıyla anıyor , Cumhuriyet bayramınızı kutluyorum.