Yine şikelendi futbol sahaları 

Acep ne olacak memleketin halları 

Dalgalanıyor futbolun şalvarı 

Kız allan pullan gel gel gel yanıma

Şikesiz kollarını dola boynuma

Yine şikelendi futbol sahaları 

  Yurdumuza futbol havasında giren ve bütün yurdu tesiri altında bırakan şiddetli şike yağmurları yapılan açıklamalarla bir süreliğine ertelenmiştir. Şikesini sevdiğimin memleketi; ne de yakışıyor doğrusu…

      Bu yağmurun değmediği baş yoktur ama kabak birilerinin başına patla(ma)dı gitti.

Oysa dibe vuran bir camia için temizlenme fırsatıydı. Yazık faturası çok daha ağır olacak, onu görüyorum. Hem güzide kulüplerimize hem de ona candan bağlı taraftarlarına reva olacak. Gerisi fasarya zaten.

      Bu yurdun en çok şikeli yönünü  sevdim. Bir tek futbolda mı var zannediyorsunuz şikeyi? Siyasette, eğitimde, sağlıkta, adalette, kültürde yok mu sanıyorsunuz?

      Adamınız varsa bu memlekette olamayacağınız şey yoktur. Hani meşhur bir meseldir anlatılır. Etkili ve yetkili siyasilerimizden birinin akrabası dışarıdan açık lise diploması alacaktır. Yetkili ve etkili vekilimiz arar ilgili yeri… “Adamımdır ona göre diploma verile!” “Ama beyim!” der cılız ve acınası bir sesle muhatap olan “Hele bir sınava girsin ondan sonra diploma veririz.” Beyimiz de beydir hani; “Onu bilmem diplomayı ver sonra sınava girsin.” der…

      Bu ülkede hak eden hak ettiğini bulmuyor; iyi ya da kötü… Herkes adamına göre, mevkisine göre, dayısına göre, torpiline göre yer ediniyor.

  Yazılıda hâkimlik sınavını kaç kere kazanıp adamsızlıktan kaybedenler var bu memlekette… Adalet bir gün herkese lazım olacak diyenlere selam olsun.

     İsviçre’de bir kokteyl veriliyor. Büyükelçi Bakanı İsviçre Bakanı ile tanıştırıyor:

   "İsviçre denizcilik bakanı"

     Türk bakan şaşırıyor:

     "İyi de İsviçre’de deniz yok, bakanı  var"

     Deyince İsviçreli Bakan:

     "İyi de sizde de Adalet Bakanı var, ama adalet yok.”

      Eğitim müfettişliği yazılı sınavında derece elde edip mülakatta “Fikrin farklıdır elveda sana” diye uğurlananlar var. Bu memleketin sağa da sola da ihtiyacı var. Şucu bucu diye hak edip de atanamayan onlarca insan var; kul hakkı gasp ediliyor.

      Eğitimde adamınız varsa 76. madde diye bir hikmetli durum var. Vazife çıkartan çıkartana… Sınav kazanmışım ama atanamıyorum hikâye, sınava girmemişim ama 76.maddeden atanabiliyorum. Adamın varsa damın olur adamın yoksa damsız kalırsın.

Yine şikelendi futbol sahaları 

Acep ne olacak memleketin halları 

Dalgalanıyor futbolun şalvarı

Kız allan pullan gel gel gel yanıma

Şikesiz kollarını dola boynuma

Yine şikelendi futbol sahaları  

  “Şike yapmak ayıp değil, yakalanmak ayıp!” Söze bak çay demle öze bak karalar bağla… Ne yumurtalar çıkar çok değerli kıçlardan çıkan; sesi bütün bir medyayı dolduran!

      Bu memlekette doğru yaşayanlar, doğru söyleyenler ve her şeyini doğru yapanlar için göç başlamıştır artık. Doğrucu Davut geldi ahali, duyduk duymadık demeyin.

     24 ayar şike ve teşvik yoktur. Buna cüret edene şaşarım. Buna tenezzül edeni zül addederim. Ve tüm olan bitene bakarak şunu söylemek istiyorum: “Bu ne tahammül bu ne zül!”

     Ligler başlayacak yakında… Suskun toplum artık ağzını açacak. Hadi hayırlısı… Bu sene şike ve teşvik en popüler transferi olacak süper ligimizin. İnşallah fanatizm zirve yapıp da insanlar birbirini yemez bu pazarda. Şike yapanları ki yapmışlarsa eğer şuna benzetiyorum: “Besle sapığı oysun oranı…” Kulüpler var ediyor şahısları, kulüpler cilalıyor adamları… Kimse kulübünden daha büyük değildir. Bunu anladığımız an mesafe almışız demektir.

     Şike için mücadele edeceğine yokuş yukarı yuvarlanmayı dene… Daha muvafık olursun. Şike varsa ki cezaya herkes razı olacaktır. Şike yoksa bu yaygara ne diye?

     Toplumu düzeltmek için mücadele edeceğine yokuş yukarı yuvarlanmayı  dene… Daha muvafık olursun. Toplum olarak ufacık sorunları dahi memleket meselesi haline getirmenin hesabıyla hareket ediyoruz. Oysa fert fert herkes üzerine düşeni yapsa bu hale gelmeyiz. Hakem hakemliğini, yorumcu yorumculuğunu, siyasetçi siyasetçiliğini, eğitimci eğitimciliğini…

     Her işte şikeye açığız. İşte o kadar!

     Halen kuduzdan ölen insanlar var bu ülkede…

     Halen açıkta kalan var, açlıkta kalan var bu memlekette.

     İtiraz istemem!

     “Şikeye küfredeceğine bir mum yak!” Yeni bir toplumsal tepki oluşturalım, toplumsal temizlik yapalım, toplumsal arınma hareketi başlatalım. Herkes elini taşın altına sokarsa bu ülke daha yaşanılır ve daha adil bir ülke olur.

     “Maça gitmeyelim abi şikeci falan yazarlar” diye ironik takılalım duvar yazısı kıvamında…

     Her neyse, Türkiye’de torunlarımıza anlatacağımız bir hikâyemiz daha oldu. “Şike varmış” diye… Tarih kitapları çok kalın olacak ileride çok! Öğrencilerin işi daha zor olacak.

     “Her başarılı takımın arkasında bir ŞİKECİ vardır” gibi bir imaj bizi bozar. Ayrıca atasözlerimiz dahi bozulur, deyimlerimiz yeksan olur. Şikeci; bir özel meşguliyet, bir uzmanlık alanı, bir yeni alan! Üniversitelerimizde yer alır mı bilmem ama bu toplumda patlar bu meslek.

     “Bu maç sapına kadar ŞİKELİ” diye tempoya duran bir taraftar kitlesi hayal edin. Deli deli her tarafı şikeli…

     2020 şike olimpiyatları nerede yapılsın sevgili dostlar? Böyle bir açılıma da ihtiyacımız var esasen.

     Temizlenmek iyidir. Bugün canımız yanacaksa yansın.

     Yarın  çok daha fazlası olursa hesabı kim verecek?

     Velhasılı  teknik takip icat oldu düzen bozuldu.

Yine şikelendi futbol sahaları 

Acep ne olacak memleketin halları?