Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. Ali Erbaş, iftar sofralarında sadece yemek yenmediğini, birlik ve beraberliğin pekiştirildiğini söyledi.

        Sakarya Demokrasi ve Gelişim Platformu’nun Türkiye Vagon Sanayi AŞ Sosyal Tesisleri’nde protokol mensuplarına verdiği iftara katılan Erbaş, burada yaptığı konuşmada iftar sofralarını çok hikmetli yönleri olduğunu belirtti.

        Ramazan’ın bereketinin insanları iftar sofralarında bir araya getirdiğini vurgulayan Erbaş, “İftarlar vesilesiyle bir araya geliyoruz. İftar sofralarında birlik ve beraberliğimizi pekiştirmiş oluyoruz. Birlik ve beraber olmamız gerektiğini anlamış oluyoruz. Efendimiz (sav) 'İman etmedikçe cennete gidemezsiniz, birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız.' diyor. İftar sofraları birbirimizi sevmemizi sağlıyor, dostluğumuzu pekiştiriyor, bir araya getiriyor.” diye konuştu.

        Ramazan ayının birçok hikmeti yanında ayrıca özlemleri de gidermeye vesile olduğunu dile getiren Erbaş, beki uzun süre görüşmeyen insanların iftar sofralarında özlem giderdiğini kaydetti.

        İftar sofralarında paylaşımında sağlandığını vurgulayan Erbaş, sözlerini şöyle tamamladı: “Ramazan ayı paylaşım ayıdır. Güzelliklerin paylaşılması ayıdır. Kuran’ı Kerim’in hükümlerinin daha iyi yaşanması sağlıyor. Bilgi paylaşımına Pasgol vesile oluyor. Bilgi daha iyi yaygınlaşıyor. Orucun bir hikmeti vardır diyoruz ya. Bu hikmet kelimesi üzerinde çok durmak lazım. Allah hikmeti öğrenmemizi emrediyor. Hikmetle insanları Allah’ın yoluna davet etmemizi emrediyor. Hikmet nedir diye soracak olursak. En kısa anlamda bilgi ve ilimdir. Eğitimdir. Hikmeti ne kadar yaygınlaştırırsak çocuklarımızı geleceğe o ölçüde hazırlayabiliriz. Hikmetin peşinde ne kadar çok koşarsak o kadar kazançlı olacağız. “

        "AÇLIĞI İLİKLERİME KADAR HİSSEDİYORUM EMPATİ KURABİLİYORUM"

        Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün ise orucun birçok faydası olduğunu, kendisi içinde en büyük faydasının açlığı iliklerine kadar hissetmesi olduğunu anlattı.

        Üstün, “Benim için orucun en büyük faydası açlığı iliklerime kadar hissediyorum. Bu sebeple aç insanları en iyi şekilde anlıyorum. Empati yapıyorum. Aç insanın ne düşündüğünü artık oruç sayesinde ben de çok iyi bir şekilde hissediyorum. Anlayabiliyorum ve onu düşünebiliyorum. “ dedi.
Kaynak: cha