Bayazıt İlhan, düzenlediği basın toplantısında, birliğin sağlık kampüsleri ile ilgili açtığı davalarda yürütmeyi durdurma kararı çıktığını belirtti. İlhan, “Danıştay 13. Dairesi, Ankara- Etlik ve Bilkent ile Elazığ’daki kamu özel ortaklığı yöntemiyle açılan sağlık kampüsleri ihalelerinin yürütmesini durdurdu.” diye konuştu.
Mahkeme kararında mevcut hastanelerin ihaleyi alan şirketlere ticari alan olarak devrinin hukuka, ihale şartnamesinin ise mevzuata aykırı olduğunun belirlendiğini belirten İlhan, şöyle devam etti:
“Mahkeme ayrıca kamu özel ortaklığı düzenlemesinin yapıldığı 3359 Sayılı Yasa'nın ek 7 maddesinin 8. fıkrasının anayasanın 2. ve 7. maddelerine aykırı olduğuna ilişkin TTB itirazlarını değerlendirmiştir. Danıştay itiraz yolu ile Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmasına karar vermiştir. Kararın gerekçesinde; kanunda yeterli belirlemenin yapılıp sınır çizilmediği, yürütmeyi sınırsız bir alanda ilk elden düzenleme yetkisi verildiği, uygulamaya konulacak sistemde öngörülen kira ilişkilerine esas olan temel ilkelerin, tarafların hak ve yükümlülüklerinin, uygulanacak ihale usulü ve sisteminin genel çerçevesinin, sözleşmenin niteliği ve kapsamına ilişkin temel belirlemelerin yapılmadığı bu durumun Anayasa’ya aykırı olduğu belirtilmiştir.”
Danıştay’ın verdiği kararlar ışığında tespit edilen hukuka ve anayasaya aykırılıklar nedeniyle yapılmış ve yapılması düşünülen bütün ihalelerin durdurulması gerektiğini belirten İlhan, “Ülkemiz, İngiltere gibi zarar fark etmek için 20 yıl beklemek zorunda değildir.” diye konuştu.
“SİSTEMİN UYGULANDIĞI HASTANELER KİRALARINI ÖDEYEBİLMEK İÇİN ÇALIŞANLARINI İŞTEN ÇIKARMAYA BAŞLADI.”
Yöntemin İngiltere başta olmak üzere kimi ülkelerde uzun yıllar önce uygulamaya konulduğunu kaydeden İlhan, “Kamu-özel ortaklığının yaklaşık 20 yıldır uyguladığı İngiltere’de hastaneler kiralarını ödeyebilmek için hekimlerin de aralarında bulunduğu çok sayıda çalışanı işten çıkarmaya başladı. Kirasını karşılayabilmek için yüksek gelir elde edeceği hizmetleri verip diğer Süperbahis gelir getirmeyen hizmetlerden vazgeçmeye başladı. Bu yöntemle işletilen kimi hastaneler toplum için gerekli ancak şirket için karlı olmayan sağlık hizmetlerini vermemeye yatak sayılarını azaltmaya başladılar.” şeklinde konuştu.
Greenwich’te 2001 yılında kamu-özel ortaklığının ilk hastanesi olarak yapılan Queen Elizabeth’in 2005 yılında teknik olarak iflas ettiğinin açıkladığına dikkat çeken İlhan; Kanada ve İskoçya’da da halkın tepkisi üzerine son yıllarda bu yolla yapılması planlanan projelerden vazgeçildiğini ifade etti.
Türkiye’de aralarında Türkiye Halk Sağlığı Kurumu ve Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu idari binalarının da bulunduğu toplam 45 proje için kamu özel ortaklığı ihale sürecinin devam ettiğini hatırlatan İlhan, şunları dile getirdi:
“Bugüne kadar Kayseri, Ankara Etlik ve Bilkent, Manisa, Konya- Karatay, Yozgat, Elazığ, İstanbul-İkitelli ve Mersin kampüslerinin ihalesi yapıldı. Bugüne kadar yapılan ihaleler ile şirketlere ödenecek kira bedellerinin ne olduğu resmi olarak açıklanmamıştır. Kayseri 137,73 milyon, Ankara Etlik 319 milyon, Ankara Bilkent 289 milyon, Manisa 64.25 milyon, Konya- Karatay 88.79 milyon TL yıllık kira belirlendiği basın yoluyla öğrenilmiştir. Yozgat, Elazığ, İstanbul ve Mersin ihalelerindeki tutara ilişkin hiçbir bilgi bulunamamıştır. Kira bedeli öğrenilebilen 5 ihaledeki yıllık kiralar toplamı bugünün rakamlarıyla 898 milyon 770 bin TL’dir. Bu rakam 25 yılda toplam 22 milyar 469 milyon 250 bin TL olacaktır. Toplam 45 projenin kira bedeli ve ihale karşılığının ise yüzlerce milyar TL tutacağı tahmin edilmektedir. Oysa Erzurum’da 2011 yılında bin 200 yataklı devlet hastanesinin yapılması işi 193 milyon 270 bin TL ihale edildi. Aynı yıl kamu özel ortaklığı yöntem ile bin 500 yataklı Kayseri Entegre Sağlık tesisi ihalesinde ise sadece bir yıllık kira bedeli 137 milyon 73 bin TL olarak belirlendi. Yani Kayseri’de özel şirketlere ödenecek bir buçuk yıllık kira ile bin 200 yataklı bir hastanenin yaptırılması mümkün.”
İlhan, ihaleler yoluyla sağlık alanının tümüyle dönüştürülerek sağlık personelinin sözleşmeli çalışması ve giderek taşeron işçi olmasının öngörüldüğünü aktardı.
İlhan bir soru üzerine, Danıştay’ın kararı doğrultusunda Etlik İhtisas Hastanesi’nin kapatılmaktan vazgeçilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: cha
