Orta Anadolu Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği (OAİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran, sanayi ile ticaret odalarının etkin olmadığını ifadre etti. Dalgakıran, bu yapıların proje üretemediğini ve tabanlarına hitap edemediğini ileri sürdü.

        OAİB Yönetim Kurulu Başkanı Dalgakıran, ekonomi muhabirleri ile iftar yemeğinde bir araya geldi. Buluşmada Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB)’nin yapısını değerlendiren Dalgakıran, “Ülkede bu tür yapılanmalar dağıtılmadığı, lağvedilmediği müddetçe sanayi ve ekonomiye faydalı öneriler ile projeler ortaya atılamayacaktır. Devlet destekli olmayan sivil toplum örgütleri öne çıkmadıkça sanayi ve üretim adına ciddi projeler devreye alınamayacaktır.” dedi.

        “TOBB SEMBOLİK BİR KURUM OLMALI”

        Mesleki örgütlerin mali bakımdan da güç durumda olduğundan şikayet eden Dalgakıran, “Bunlar açlıktan ölüyorlar. Sekreterlerinin paralarını dahi veremiyorlar.” ifadelerini kullandı. OAİB Yönetim Kurulu Başkanı, TOBB’un sembolik bir kurum olmasını; bunun yanında sanayi ve ticaret odalarının etkin hale gelmesini önerdi. Dünyada merkeziyetçiliğin bittiğini vurgulayan Dalgakıran, şöyle devam etti:

        “Buna karşın biz en kült yapıyı oluşturuyoruz. Bakın; ithalatçı TOBB bünyesinde, ihracatçı TOBB bünyesinde, tüccar TOBB bünyesinde, üretici TOBB bünyesinde, tüketici TOBB bünyesinde. Bunların tamamı ayrı menfaat grupları. İthalatçıyı savunsan ihracatçıya gelmeyecek; tüccarı savunsan üreticiye gelmeyecek. Artık bu yapılanmalar ayrı ya da daha ufak boyutta ele alınmalı, yani uzmanlaşmalı. Üniversite veya hastane açmak için TOBB gibi bir örgüte ihtiyaç olabilir mi?”

        Gazetecilerin, “TOBB’da Rifat Hisarcıklıoğlu tekrar aday olur mu?” sorusuna Adnan Dalgakıran, “Rifat Bey'in tekrar böyle bir şey yapacağını zannetmiyorum. TOBB yapısını tasvip etmediğim için kimin aday olacağıyla da ilgilenmiyorum.” cevabını verdi.

        "İSO TOPLANTILARI, KURABİYE VE SİMİT YENİLEN YERLER OLDU"

        İstanbul Sanayi Odası (İSO) ve bunun gibi yapılanmaların da fikir ve proje üretemediğini Yorkbet belirten Dalgakıran, şunları kaydetti:

"İSO’da ayda bir toplanıyorsun. İlkokul çocuğu gibi yoklama veriyorsun. Toplantılar ilginç olsa basın doluşurdu. Demek ki sanayi odası, basının elini ayağını çektiği atıl bir yapı. Yani ‘Sanayi odası nedir’ diye sorduğunuzda bireylerin kurabiye yediği, simit yiyip çay içtiği, bol bol muhabbet edip evlerine dağıldığı bir yerdir. Yani sanayi ve ticaret odaları son derece etkisiz. Proje üretemiyorlar, tabanlarına heyecan vermiyorlar. Bir de seçimlerde kamyonlarla adam taşıyorlar. Burada adayların sanayinin ve üreticinin menfaatine olup olmadığına değil, hangi siyasi anlayıştan olduğuna odaklanılıyor."

        MAKİNE İHRACATI YÜZDE 10 BÜYÜDÜ

        Adnan Dalgakıran, konuşmasında makine sektörü hakkında da bilgi verdi. Makine ihracatının ocak ayında yüzde 11,6, mart ayında yüzde 9,2, nisan ayında yüzde 10, mayıs ayında ise yüzde 6,8 büyüdüğünü, sektörün 6 aylık ihracatının 6 milyar doları bulduğunu aktardı. Ortalamalara göre toplam ihracatın yüzde 3,4, makine ihracatının yüzde 10 büyüdüğünü vurgulayan Dalgakıran, bu anlamda elektronik ve kimya sektörlerinin de olumlu tablo ortaya koyduğuna temas etti.

        Makinede ihracata bağlı olarak kapasite kullanım oranının arttığını bildiren OAİB Yönetim Kurulu Başkanı Dalgakıran, 2023 için sektör olarak 100 milyar dolar ihracat hedefi koyduklarını, bu minvalde her sene yüzde 17-18 büyümeleri gerektiğini ifade etti. Dalgakıran, Türkiye ihracatının Avrupa’da gerilediğini aktarırken; makinenin aksi bir görünüm ortaya koyduğunu anlattı.

        Paritede dolar yönlü gelişmeler olduğundan söz eden Dalgakıran, “Onun için Çin makinesi ayrıcalıklı olmaktan çıkıyor. Bu, Türkiye makine sektörü için fırsatlar doğuruyor. Bizim için TL’nin Euro karşısında değerinin artması önemli. Çünkü Euro Bölgesi ile bağlantılıyız.” şeklinde konuştu.

        "TEŞVİKLER İYİ TANITILIRSA 40 MİLYAR DOLAR YATIRIM ÇEKERİZ"

        Adnan Dalgakıran, teşvik paketinin iyi tanıtılması halinde dışarıdan önemli oranda yatırım çekilebileceğini; makine firmalarına ciddi taleplerin gelebileceğini savundu. Bu yatırımların makine sektöründe 5 sene içinde 30-40 milyar doları bulabileceğini kaydetti. Yeni teşvik paketini olumlu bulan Adnan Dalgakıran, bu konuda şu değerlendirmelerde bulundu:

        "Türkiye katma değerli ürünlerin üretimini nerede olursa olsun teşvik etmeli. Çünkü teknik ürünler ancak gelişmiş yerlerde üretilebilir. Dolayısıyla bölgesel teşvik vermek Türkiye’ye katma değerli ürünlerin üretilmesine teşvik etmekten uzak tutuyor. Yine burada Devlet Teşvikleri 50 milyon lira üstü yatırımlarda devreye giriyor. Bu baraj fazla. Bir şirket, 5 milyon lira yatırımla teknik üretime girip 5 senede 100 milyon liralık yatırım yapabilir."
Kaynak: cha