Merhaba!.....Bana kızdınız uzun zaman oldu ihmal ediyorum sizi diye biliyorum.Ama inanın talihsizlikler oldu yaşamımda sizden ayrı geçirdiğim günlerde.

  İlk önce bir kaza sonucu (Futbol oynamak)kolum kırıldı.Bu sıcakta alçı ile çekilirmi bu hayat derken,İsyanım bana bir dünya dersi daha verdirdi sağ olasıca.Kendi acımı derdimi unuttum.Dünya çiçeklerimden benim için dünyanın en güzel kadını olan kadınım hastalandı,mevsim kış olsa ne yazar benim için, her yer ateşten olmuştu artık.O psikolojiyle nasıl yazabilirdim.Ama sevenlerimizin duası Rabbimin İnayeti ile çok kötü olmadığını öğrendiğimizde biraz iyi bile bizi sevince boğdu.Şimdi sizlere öyle yazıyorum.

 

    1970’li yıllar ülkenin üstüne bir karabasan gibi çökmüştü.Kardeş, kardeşe-Baba,oğula düşman olmuş,ülkem sağ-sol diye kamplaşarak birbirlerinin boğazını kesecek duruma gelmişti.Öyle bir hal almıştı ki durum,Şuan ki içinde bulunduğumuz terör durumunu arar durumdaydık.Terör dağda değil şehrin içindeydi.Yaşı ileri olanlar hatırlar küçük olanlarda o günlerin gazetelerine bakmaları kafidir.Gün yoktur şehirde sağ-sol olaylarından insanlar birbirlerini öldürmesin.Ve zaman gelmiş çatmış 12 Eylül 1980 gecesi yüce TÜRK ordusu idareyi tekrar eline almış vatan sathına huzur! Hakim kılınmıştı. O günlerden hatırımda kalan en hakim söz DEMİREL’DEN gelmişti.

“Madem bu terör bir gecede bitecekti binlerce insan ölünceye kadar neden beklendi”

Gerçekten garipti, tüm yurtta olağan üstü hal hâkimdi, güvenlik çoğu yerde Askerler tarafından sağlanıyorken olaylar çözülmüyor. Aynı asker aynı olayları bir gecede bitiriyordu.

 

  Esasen garip gibi görünse de öyle değildi.1960 darbesini yapıp BAŞBAKAN asanlar orda onun söylediği kardeşi kardeşe düşman edeceksiniz sözünü anlamamış, anlatmamışlar on yıl geçmeden de olaylar başlamış yine kardeş kardeşe düşman olmuştu.Yani herkes, ülkem üzerine yazılan senaryodaki bazen figüran bazen başrol olan görevini idrak ediyordu.

 

 O süreçte kaybolan huzur tekrardan salahiyeti için bazı idam kararları olmuştur.Şimdi taraflı tarafsız herkes çıkmış göz yaşı dökmekte.Dökülen göz yaşı biz onca yılı nasıl boşa kardeş kanı dökerek geçirdik diye hayıflanıyorlarsa amenna,ama bu insanlar asılmamalıydı diyorlarsa,hooop bi Dakka ben yokum.

 

   Hangi fikirde her kim olursa olsun bu topraklarda devlete baş kaldırmanın suçu bellidir.Sen Deniz GEZMİŞ’ler Mahir ÇAYAN’LAR için ağlar, Yılmaz GÜNEY filmlerini alkışlarsan sorarlar sana.Bugün savunduğun yok edilmek isteniyor dediğin hukuk sisteminden bir şahıs değimliydi yılmaz GÜNEY'in öldürdüğü hakim Sefa MUTLU,veya efsane ilan edilen DENİZ GEZMİŞ ve arkadaşlarının kaçırdığı askerler ne olacak.Yine bir dönem M:H:P den millet vekilliği yapan şu anda hayatta olmayan Mehmet GÜL yedi genci öldürmeden sanık olmadı mı?

 

 Ne oluyor bize binlerce yıllık geleneğimizden bir oy kaygısı ile yaptıklarının doğru olmadığını bile bile ağlayarak bahseden başbakan.Yeter artık meydanlarda atıp tutmalar karşılıklı demogoji yapmalar,Batıda ayrı doğuda ayrı konuşmalar.Hele Devlet Bahçeli bey sanki dah önceki icraatlarını bilmiyormuşçasına atıp tutmalar.Sanki unuttuk Doğu TÜRKİSTANDA katliam yapan,çin devlet başkanına kendi elcezi ile taktığı devlet madalyasını.

 

 Ne olursa olsun 12 eylül de oylayacağımız anayasayı inceledim daha demokratik halkın idaresindeki bir ülke için daha refah için kendi görüşüm EVET oyu kullanacağım.Biliyorum siyasilere güvenilmez ama onları denetleme görevi bizlerde yasalarla verilmiş,En geç beş yılda bir denetler notlarını veririz.Bizim seçtiklerimizi atanmışların denetlemesi yanlış.Hayır cephesindekile evet çıkarsa inanıyorum ilk işleri evetin kazandırdığı tüm nimetlerden en önde yararlanmak isteyeceklerdir.

 

Neden kahraman apo yazdım işte üsteki paragrafta yazdığım gibi dünkü vatandaş katleden,Devletin polisi ile askeri ile çatışmaya giren öldürenler için bugün düşünmeden gözyaşı döküp pişmanlık duyuyoruzya,belki yarında apo adına pişmanlık duyarız diye.ben peşin işi severim peşin peşin söyleyeyim dedim.

 

  Aşağıda yorumsuz oylayacağımız maddeleri yazdım inceleme isteği duyarsınız diye.

Hepinizin KADİR gecenizi ve BAYRAMINIZI en içten dileklerimle kutlar saygılar sunarım.

 


12 EYLÜL 2010 DA OYLAMAYA SUNULACAK MADDELER

Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz.

Herkes, kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteyebilir.

Yurt dışına çıkış hâkim kararına sınırlanır.

Her çocuk, korunma ve bakımdan yararlanma, yüksek yararına açıkça aykırı olmadıkça, ana ve babasıyla kişisel ve doğrudan ilişki kurma ve sürdürme hakkına sahiptir. Devlet, her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alır.

Aynı zamanda ve aynı iş kolunda birden fazla sendikaya üye olunamaz yasağı kalkıyor.

Memurlar ve diğer kamu görevlileri toplu sözleşme yapabilecek, memurlar disiplin cezalarını yargıya taşıyabilecek.

Partisinin kapatılmasına neden olan milletvekilinin milletvekilliğinin sona ermesi uygulaması kalkıyor.

Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir.

Meclis Başkanı görev süresi ilk seçimde iki yıl olacak.

YAŞ kararlarına karşı yargı yolu açılacak.

Adalet hizmetleri ile savcıların idarî görevleri yönünden Adalet Bakanlığınca denetlenecek.

Askeri yargı, devletin güvenliğine, anayasal düzene karşı suçlara ait davalara bakamayacak.

Anayasa Mahkemesi onyedi üyeden oluşacak, TBMM üye seçebilecek, üyeleri 12 yıl için seçilecek. Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yapılabilecek, iki bölüm ve Genel Kurul halinde çalışacak. Siyasi parti kapatma ile Yüce Divan yargılamalarına Genel Kurul bakacak.

Askerî Yargıtay ile AYİM’in kuruluşu, işleyişi, yargılama usulleri, mensuplarının disiplin ve özlük işleri mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir.

HSYK, 22 asıl ve 12 yedek üyeden oluşacak, Başkanı Adalet Bakanı olacak, Müsteşarı doğal üye olacak. Birinci sınıf hakim ve savcılar ile idari yargı hakim ve savcıları da Kurul’da görev yapacak.

Ekonomik ve Sosyal Konsey Anayasa’ya girdi.

12 Eylül dönemi yöneticilerinin dokunulmazlık zırhı kalkıyor.