Mısırada olanları takip etmeye devam ederken insan gördüklerine duyduklarina ve en önemlisi yapılanlara hayret ve ibretle bakmaktan kendini alamiyor.
 Birileri birisini cumhur başkani yapıyor,o yapılan cumhur başkani birini başbakan yapıyor ve ona bir hükümet yap bakalim diyor.Oda birilerini buluyor onlardan bakanlar yapıyor ve o yapılan bakanlardan bir hükümet yapıyor ve böylece mısırda bir hükümet yapiliyor ve bunlari o tanımadiğimiz ama televizyonlardan izleyerek gördüğümüz o (kukla) gibi insanlar yapıyormuş gibi insanlara sunuyorlar.Bu işleri böyle olmadiğini egemen güçlerin yan AB ve amerikanın en önemlisi israilin bu işlerin böyle olmasini sağladiğini mısırdaki sağir sultan bile biliyor.Hala bu yapılanlara darbe diyemeyenler bunları görmuyor birde darbeyi yapan ordunun başindaki zaatida  başbakan yardimcisi yapıp hükümetin içine sokuyorsunuz ve bundanda hiç çekınmıyorsunuz.bu arada AB ve Amerikadan hiç birşey yok sayılır.AB den gelen cılız bır sesi saymazsak.
             
                 Bu arada en önemlisi bu yapılan sözde hükümette ilaç içinde olsa muhalefetten kimsecikler yok.Mısır ve tabi ki ona oy veren insanlar bu darbeyi yapan insanlar haklı tepkilerini göstermeye devam ederken ve 100 insan bu darbeyi yapan insanlar tarafından öldürülürken Türkiyeden başka ses getirecek bir ses duymuyoruz.Seçilmiş bir cumhurbaşkanı bu seçimle beraber kurulan hükümet darbeyle indirilmiş olarak oda dururken bütün dünyanın gözleri önün de bunlar oluyor ve bizlere bu olanların normal bir şeymiş gibi kabullenmemizi istiyorlar.Ondan sonra da dünyada ve yurdumuzda olan herşeyin normal ve kendiliğinden olduğunu kabul etmemizi istiyorlar.AB ve amerikanın çıkarlarına olan herşeyi doğru,yanlış,haklı,haksız ne olursa olsun dünya tarafından kabul görmesi için herşey yapılıyor. Olayları okurken ve seyrederken bu olayların içinde komple teorilerinede bakmamız lazımdır.Genelde olayların sonucunda kimin kazançlı çıktığına baktığımız da olayların kim tarafından desteklendiğini görebiliriz.Bence masum bir istekle başlayan sonra mecrasından çıkan gezi olaylarının da taraf olalım olmayalım bir de gözden bakmamız lazımdır.
                 
                 Bir de hepsinden önemlisi ülke için çok önemli bir barış sürecinden geçerken toplumsal barışımızı en yüksek sevşyede tutmaya çalışmak ve bu sürecin başarıya ulaşması için her birimiz üstüne düşeni yapmaya çalışmalıdır.Bu güzel yurudumuzun büyük bir devlet,gelişmiş devlet bölge ve dünyada belirliyici bir devlet olmasını istemeyenlerın ekmeğine yağ sürmemeye çalışmalıyız.